Kadın Düşmanı Olmak (2/2)

Normal Bir Erkeği Kadın Düşmanı Yapan Asıl Sebepler

Bereli, fularlı ve sakallı adam, aşağı doğru boş boş bakıyor.

*Cisgender: “Sen hala sana verilen bedenle mi yetiniyorsun? Yeni tatlara da bakmalısın.”  mottosundan yola çıkan bir tanımdır. Doğduğu cinsiyete göre davranan, taşıdığı cinsiyetle yetinen kişi.
(örn: Bir erkeğin trans olmaması onu cisgender yapar.  Çünkü kendi bedeninin istekleriyle yetinir. Yeni tatlar aramaz.)

Kadın Düşmanı Erkeğin Anlaması Gereken Gerçekler

Taciz iftirası yememek için otobüste, vapurda veya metroda ayakta gidenlerin daimi kadrosuna dahil olabilirsiniz. Sırf erkek olduğunuz için ev sahipleri sizi kerhane işletmecisi gibi gördüklerinden, evlerini size kiralamak istemiyor olabilirler. İyi huylu makul bir erkek olmanız, evlilik veya ilişki vaatleriyle sömürülmenize neden olmuş olabilir. Bunlar bugünün (2019) sorunlarıdır ve geçici şeylerdir. İçinizi karartmayın, bu hep böyle devam etmeyecek. Değişmesi imkansız gibi görünen şeylerin neredeyse tamamı değişti. Merak etmeyin, her şey değişir. O yüzden kısa vadeli duygusal kararlarla hayatınızı cehenneme çevirmeyin.

— Değişeceğinden nasıl bu kadar emin olabilirsin?
— Fazla uzun değil 1995 yılını hatırla. İnsanların birbirlerine yılbaşı kartları yolladığı zamanları. Ve şuan bu yazıyı okuduğun cep telefonunu incele. Elinde tuttuğun bu mini bilgisayar, o zamanlar uzay filmlerinde bile yoktu. Özetle; elindeki silikon parçası, tüm insanlığın sosyal alışkanlıklarını değiştirdi. Sadece bir sene sonra neler olabileceğini hayal et. Tüm bu olanlara rağmen, hiçbir şeyin değişmeyeceğinden sen nasıl bu kadar eminsin?

Bilirsiniz, düşmanlığın bile kendince bir mantığı vardır. Varlığımızı sürdürebilmek için karşıdakini yok etmek veya bir şekilde zarar görmesini sağlamak. Fakat nefret böyle değildir. Nefretin en büyük kusuru; düşmanı yok etme pahasına kendimizi de yok etmemizdir. Nitekim, nefretle yola çıkanların hep kaybedenler olduğunu görürüz.

— Peki o halde ne yapayım?
— Aslında ne yapman gerektiğini değil, ne yapmaman gerektiğini bilmelisin. Şöyle ki:

Kadın düşmanlığını sürdürdüğünde, içinde biriken öfke sadece sana zarar verir. Karşı tarafa etki etmez. Karşı tarafa zarar verme pahasına kendini yok edersin. Bunu yapma. Bu gerçekten de acınası ve zavallı bir durum. Bu inadına devam ettiğinde başına gelecekleri özetlersek:

Kulaklığı boynuna takılı zayıf bir genç, çevresine kötü kötü bakıyor.
  • Yaptığın öfke dolu paylaşımlar, hedefindeki kadınları etkilemez. Onlar, gerçekleri işlerine geldiği gibi algılarlar. İnsanlık tarihi boyunca tecavüze uğradılar, alınıp satıldılar. Dolayısıyla hayatın gerçeklerini istedikleri gibi çarpıtmayı öğrendiler. Zaten bu yetenekleri sayesinde hayatta kaldılar. O yüzden senin capsl’erin ve soktuğun laflar onların morallerini bozamayacak. (Hem bozulsa neye yarar?)
  • Genelde en öfkeli erkekler, kadınların hiç arzulamadığı erkeklerdir. Ayarsız kadın nefretin yüzünden sen de onlarla bir tutulacaksın.
  • En kötüsü: Yaptığın paylaşımlar bir süre sonra ciddiyetini yitirip alay konusu olacak. Onları yerin dibine sokmak için ürettiğin capslari güle oynaya paylaşacaklar. Haklı gerekçelerin alay konusu, taparcasına savunduğun kırmızı hap grubu, “Kız Bulamamış Abazanlar Ordusu” olarak bilinecek. Nefretin, kendinle beraber değer verdiğin şeyleri de değersizleştirecek.
    (bkz: Siyah Hap)
Bilgisayar başındaki çocuk pis pis gülümsüyor. Çilekli süt dolu biberonunu da yanına almış.

Kadınlara düşman olduğunuzda kimse sizin hüzünlü geçmişinizi merak etmez. Atarlı yorumlarınızı okuyanlar “Ahahaha! Abazana bak! Nasıl da atarlanıyor!” deyip geçerler. Animelerde bile kötü karakterin geçmişini izlemek aşırı sıkıcıyken sizi kim merak etsin ki hem? Değil mi?

Artık şunu anlamak gerekiyor: Filmler, animeler ve oyunlar gerçek değil! Gerçek dünyada sizi düzeltmek için elinizden tutacak bir Aamir Khan yok. İnsanlar bireyselleşiyor, herkes kendi derdinde. Hayatınızdaki sorunları tespit edip mantığınızla çözmesi gereken kişi yine sizsiniz. Özetle; kafanızı çalıştırın. Duygularınıza hakim olun. Öfkenizi mantığınızla yenin.

Evet, ne yapmanız gerektiği konusunda pek detaya giremedim ama ne yapmamanız gerektiğini iyi anlattım. (Diye düşünüyorum.) Tek seferlik deneyimleyebileceğimiz kıymetli ömrümüz, nefretle tüketmek için çok kısa. Nefret etmek yerine dans edin. İçinizdeki nefreti, kıvrak hareketlerle hasmınıza gönderin. Emin olun, sağda solda atarlanmanızdan çok daha mantıklı bir harekettir.