Hayatım Nereye Gidiyor? Ne Yapmalıyım? (3/4)

Dopamin Bağımlısı Beyin

Uçsuz bucaksız arazide bir ağaç.

Yine ilk örneğe geri dönelim. Bu örnekteki arkadaşın yaptığı, hayatta verilmiş yanlış kararlardan çok daha fazlası. Etrafı çevreleyen konfor alanı ve keyif şelalesinden akan sularda yıkanan dopamin bağımlısı beyin… Bu şu demek: doymak bilmeyen bir zevk döngüsü. Bunun geleceği son nokta, elinde bulunduğu zevkten de mahrum olmak demek. İleride tadacağı zevklerin de etkisinin azaltması demek. Ödül mekanizmasının, kazançların ve başarıların hiçbir şey ifade etmemesi demek.

Dopamin bağımlısı arkadaşımız aslında aptal değildir. Gelecekte başına neler geleceğini bilir. O aslında hep sıkıntı yaşar. Aynı klasik bir bağımlının yaşadığı şeyler gibi. Ağrılar sıkıntılar arttıkça bir doz daha zevk şelalesinden tadar. Zevklerin hepsini iyi bilir. Yeni sipariş edilmiş bir pizzanın yolda oluşunun mutluluğunu bile tadar. Dışarıdan bakıldığında durum tam tersi gibi görünür. Zevk içinde yüzen arkadaşımız yorgunluktan çökmüş bir haldedir. Tüm bu keyifleri yaşarken bir enerjisi yoktur. Çevresine bayat balık gibi bakıyordur. Hayatın sillesini yemiş sanırsınız. Zevki zaman zaman sonlanacak, arada bir uyanışlar yaşayarak çevresini yoklayacaktır.

Sosyal medyada sonu gelmeyen arkadaş listesini tek tek yoklar. “Kanka sen ne yaptın ya? İşe girdin mi?”, “Askerliği ne yaptın?” gibi sorularına olumsuz geri dönüş bekler.

(bkz: Başkasının Sorunuyla Keyiflenmek)

İstediği cevapları alırsa beş bin liralık oyuncu koltuğu daha bir tatlı, daha bir yumuşak gelir. Sonrasında huzurla oyunlarına, animelerine, dizilerine ve pornolarına geri döner.

Haklı Çıkma Zorunluluğu

Burayı dikkat edelim: Bu arkadaşımız durumun farkındadır demiştik. Çünkü aptal değildir. Öyle olsaydı Ekşi Sözlük’te film yapımcılarını ve siyasetçileri yerin dibine sokup çıkaramazdı. Zaten sorun da burada başlıyor. Bu arkadaşlar son derece zekiler. Kıvrak zekaları onları her zaman haklı pozisyona getiriyor. Onlara öneri sunan yakın arkadaşları ve anne babaları onları tartışmada yenemiyor. Bir öneri sunun ve size anında cevabı yapıştırsın. Çünkü o hep haklı çıkmak zorundadır. Kendisini bunun için programlamıştır. Kendi sahasında asla yenilmez…

(bkz: Hatayı Asla Kabullenememek)

Üstün zeka düzgün kullanılırsa işe yarar. Aksi halde yaşattığı kayıplar, acı ve pişmanlıklar daha büyüktür.

Bu yazıyı kendine hakaret olarak algılayan bu tür arkadaşlardan biri gelirse, tek cümleyle tüm argümanlarımızı çarpıtabilir. Size garanti ederim ki yapar. Kendilerine attıkları en büyük kazık da budur zaten. Söyleyeceği tek cümle için sayfalarca yazı yazmam, örnekler sunmam gerekir tabii ki kaynaklarla beraber. Ama boş. Gerçekten boş…